DEVAM: 8- LA İLAHE İLLALLAH MUHAMMEDURRASULULLAH
DEYİNCEYE, NAMAZI DOSDOĞRU KILIP, ZEKATl VERİNCEYE NEBi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'İN GETiRDiKLERİNE TAMAMEN İNANINCAYA KADAR İNSANLARLA SAVAŞIN EMREDİLMESİ,
BUNLARI YERİNE GETiRENİN -ONUN HAKKIYLA OLMASI DIŞINDA- CANINI VE MALINI
KORUYACAĞI, HESABININ GÖRÜLMESİ İSE YÜCE ALLAH'A HAVALE EDİLECEĞİ, ZEKATI VE
İSLAM'IN DİĞER HAKLARINI YERiNE GETİRMEYEN KİMSE İLE SAVAŞILACAĞI VE İMAM'IN
İSLAM'IN ŞiARLARINA GEREKTİĞİ GİBİ iHTİMAM GÖSTERMESİ BABI
33 - (21) وحدثنا
أبو الطاهر
وحرملة بن
يحيى وأحمد بن
عيسى قال:
أحمد، حدثنا.
وقال الآخران:
أخبرنا ابن
وهب. قال:
أخبرني يونس،
عن ابن شهاب.
قال: حدثني
سعيد بن
المسيب؛ أن
أبا هريرة
أخبره؛ أن رسول
الله صلى الله
عليه وسلم قال:
"أمرت
أن أقاتل
الناس حتى
يقولوا: لا
إله إلا الله.
فمن قال: لا
إله إلا الله
عصم منى ماله
ونفسه إلا
بحقه. وحسابه
على الله".
[:-125-:] Bize Ebu't-Tahir, Harmele b. Yahya ve Ahmed b. İsa tahdis
edip, Ahmed haddesena derken, diğer ikisi ahberena diyerek İbn Vehb'den şöyle
dediğini nakletti: Bana Yunus, İbn Şihab'dan şöyle dediğini haber verdi: Bana
Said b. Müseyyeb'in tahdis ettiğine göre Ebu
Hureyre kendisine RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu
haber vermiştir:
"Ben insanlarla Ia
ilahe illallah deyinceye kadar savaşmakla emrolundum. La ilahe illallah diyen
bana karşı malını ve canını -onun hakkı ile olması müstesna- korumuş olur,
hesabını görmek de Allah'a aittir. "
Diğer tahric: Nesai,
3090; Tuhfetu'l-Eşraf, 13344
34 - (21) حدثنا
أحمد بن عبدة
الضبي. أخبرنا
عبدالعزيز (يعني
الداوردي)، عن
العلاء. ح
وحدثنا أمية
بن بسطام،
واللفظ له.
حدثنا يزيد بن
زريع. حدثنا روح
عن العلاء بن
عبدالرحمن بن
يعقوب، عن أبيه،
عن أبي هريرة،
عن رسول الله
صلى الله عليه
وسلم قال:
"أمرت
أن أقاتل الناس
حتى يشهدوا أن
لا إله إلا
الله. ويؤمنوا
بي وبما جئت
به. فإذا
فعلوا ذلك
عصموا منى دماءهم
وأموالهم إلا
بحقها.
وحسابهم على
الله".
[:-126-:] Bize Ahmed b. Abde ed-Dabbi tahdis etti. Bize Abdulaziz
-yani ed-Deraverdi- el-Ala'dan haber verdi. (H)
Bize Umeyye b. Bistam da -ki lafız onundur- tahdis etti. Bize Yezid b.
Zurey" tahdis etti. Bize Ravh b. el-Ala b. Abdurrahman b. Yakub babasından
tahdis etti. O Ebu Hureyre'den, o
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyurduğunu nakletti:
''Allah'tan başka hiçbir
ilah olmadığına şahadet edinceye ve bana ve benim getirdiklerime iman edinceye
kadar insanlarla savaşmakla emrolundum. Bunu yerine getirecek olurlarsa
kanlarını ve mallarını -onun hakkıyla olması dışında- bana karşı korumuş
olurlar. Hesaplarını görmek ise Allah'a aittir. "
Bunu yalnız Müslim
rivayet etmiştir; Tuhfetu'l-Eşraf, 14016
AHMED.
D.
AÇIKLAMA: Bu rivayet yukarıki
rivayetlerde muhtasar bırakılan yerleri beyan etmektedir. Ve bir kimse îslâm
dinine tereddüdsüz, Kat'î bir i'tikadla iman ederse bu imanın kâfi geleceğine,
o kimseye mü'min denileceğine; mü'min olmak için mutlaka kelâm ulemasının
gösterdikleri delilleri öğrenmek vâcib olmadığına delildir ki, selef ve halefin
cumhuru ile muhakıkîn ulemanın mezhepleri de budur. Bazı kelâm ulemasiyle
mu'teziîenin ekserisine göre ise Allah 'a, varlığının delillerini bilerek iman
etmek şarttır. Bu şekilde iman etmeyenlere mü'min denilemez. Bu mezhep için
Nevevî: «Aşikâr bir hatâdır.» dedikten sonra şunları söylüyor :
«Çünkü
murad olan, kat'î tasdiktir; o da hasıl olmuştur. Bir de Nebi (S.A.V.)
getirdiği şeylere iman hususunda tasdik ile iktifa etmiş; onları delilleriyle
bilmeyi şart konmamıştır. Bu hususta sahîhaynda peyderpey bir çok hadîsler
rivayet olunmuştur ki, nıecmu'u ile tevatür ve l kat'î husul bulur.»
35 - (21) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا حفص بن
غياث، عن
الأعمش، عن
أبي سفيان، عن
جابر. وعن أبي صالح،
عن أبي هريرة.
قالا: قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم:
"أمرت
أن أقاتل
الناس" بمثل
حديث ابن
المسيب عن أبي
هريرة. ح وحدثني
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا وكيع. ح
وحدثني محمد
بن المثنى.
حدثنا
عبدالرحمن
(يعني ابن مهدي)
قالا جميعا:
حدثنا سفيان
عن أبي
الزبير، عن
جابر؛ قال:
قال رسول الله
صلى الله عليه
وسلم: "أمرت أن
أقاتل الناس
حتى يقولوا:
لا إله إلا
الله. فإذا
قالوا: لا إله
إلا الله
عصموا منى
دماءهم
وأموالهم إلا
بحقها. وحسابهم
على الله". ثم
قرأ: {إنما أنت
مذكر. لست عليهم
بمسيطر} [88 /
الغاشية / آية
21، 22].
[:-127-:] Bize Ebu Bekr b. Ebi Şeybe de tahdis etti, bize Hafs b.
Ğıyas, A'meş'ten tahdis etti. O Ebu Süfyan'dan, o Cabir'den; yine (A'meş) Ebu
Salih'ten, o Ebu Hureyre'den her ikisinin (Cabir ve Ebu Hureyre'nin) şöyle dediklerini nakletti: Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "İnsanlarla..... savaşmakla
emrolundum" deyip, İbnu'l-Müseyyeb'in Ebu Hureyre'den diye naklettiği
hadisin aynısını zikretti.
Diğer tahric:Nesai,
3987; İbn Mace, 3927; Tuhfetu'l-Eşraf, 2298, 12367
m=mutabi
[:-127 m-:] Bize Ebu Bekr b. Ebi Şeybe tahdis etti, bize Vekl' tahdis
etti (H) Bana Muhammed b. el-Müsenna da tahdis etti. Bize Abdurrahman -yani b.
Mehdi- tahdis etti. (1/52b) Her ikisi (Vekı' ile) birlikte dedi ki: Bize
Süfyan, Ebu'z-Zubeyr'den tahdis etti. O Cabir'den
şöyle dediğini nakletti:
Rasulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "İnsanlarla la ilahe illallah deyinceye
kadar savaşmakla emrolundum. La ilahe illallah dedikleri takdirde -hakkıyla
olması dışında- kanlarını ve mallarını bana karşı korumuş olurlar. Hesaplarını
görmek Allah'a aittir."
Sonra: "Artık sen
hatırlat, sen ancak bir hatırlatıcısın. Üzerlerine musallat olan bir zorba
değilsin. " (Ğaşiye, 21-22) buyruklarını okudu.
Diğer tahric: Tirmizi,
3341; Tuhfetu'l-Eşraf, 2744
AÇIKLAMA: Müzekkiri; müfessirler vaiz diye tefsir etmişlerdir.
Müseytır: Musallat manasınadır. Sahip ve cebbar mânalarına dahi gelir. O gün
için Resulullah (S.A.V.)'in vazifesi nasihattan ibaretti. Sonra kendisine
düşmanla harb etmek emrolundu.
124,125,126,127,128,129,130